Risk almayı seven Bel Canto, Nordik ülkelerin elektronik müziğinin şekillenmesinde önemli bir yere sahipti. Norveç deyince akla ilk gelen grup değillerdi belki, ancak günümüzdeki ‘butik elektronik grupların’ orijinal işler çıkarmasında fitili ateşleyenlerin başında yer alıyordu.
dergiden
Rastgele
Tam 18 yıldır albümün a’sından bahsetmeyen The Sisters of Mercy, müzik endüstrisinin kalıplaşmış figürlerine karşı tek başına kararlı bir şekilde duruyor. Goth’un tanrısı ilan edilen Andrew Eldritch önderliğindeki The Sisters of Mercy’i yakından tanıyalım.
Film ve kimyasal fiyatları yükseldi ama hala küçük de olsa bir kesim fotoğraf uğraşçısı orijinal görüntülerini film üzerinde saklamayı tercih ediyor. Biz de dijital açılımını biraz ertelemiş olan Leica markasının analog tarihine bir göz atalım dedik.
Fırıldak Ailesi, Koca Kafalar, Çınar, Grafi2000… Hepsi hemen bizi tek bir isme götürüyor: Varol Yaşaroğlu. Kendisiyle son projesinden, çizgi dünyalardan, İstanbul’dan, İzmir’den bahsederek bambaşka bir dünyaya girdik. Bol bol da güldük. Varol Yaşaroğlu Boo! Dergisi’ne anlattı…
82 dakikaya koca bir heavy metal tarihini sıkıştırmak da neyin nesi?
Readingli bu yetenek abidesi gençler her ne kadar medya onları yüzüstü bıraksa da yaptıkları müzik türünün hakkını en iyi şekilde verdiler! Bu ayki eskici konuğumuz Slowdive.
Margaret Mitchell’ın tarihi romanı Rüzgar Gibi Geçti, dönemin olaylarını ele alış biçimi ve işlediği temalarla, basıldığı yıl olan 1930’dan beri kitapseverlerin raflarında kendine yer buluyor.
İlham perileri dediğimiz esereklidir, kimi gelir, kimi gelmez. Neye küstüğünü anlamazsınız. Derler ki hep bir ağızdan; “3 – 7 – 9, hiç aramayın ilham perilerini, biz aslında yokuz!”
Diyelim ki bir karaoke gecesine katılacaksınız. Ortamdaki herkesin şarkı söylemesinin de zorunlu olduğunu varsayalım. Bazılarına göre cehennemden farksız olan bu durumdan nasıl kurtulursunuz? O vakit biraz ipucu verelim:
Dünya yıkılır, yeniden kurulur. Yıkılır, yeniden kurulur. Yıkılır, yeniden… Anka Kuşu hep oradadır, dünya var olmaya başlamadan önce ve dünya yok olduğunda. Çünkü sonsuz yaşamdır Anka, yeniden doğuş.
Kırmızı halılar serilsin, tüm spotlar yakılsın! Bu ay sayfalarımızdan ikisine, 70’ler ve 80’lere damgasını vuran, modern zamanlar klasikleri arasında önemli bir yeri olan efsane grup Queen konuk.
Kapını çalıyorum ey okuyucu, bir borcu ödememe tanıklık et diye. Her ne kadar ödense de, eksik kalacak bir borcu azaltmama yardım et diye. O bana erken, ben ona geç kalsam da “Ben de buradayım” diye…